Pervan, bugün Afganistan sınırları içerisinde ve başkent Kabil’in kuzeydoğusunda yer alan 600 bin nüfusa sahip tarihi bir kenttir. Afganistan’ın kuzeyi ile güneyini birbirine bağlayan Saleng Geçidi’nin güney ağzında yer alması hasebiyle çok önemli bir konuma sahiptir.

Hindukuş dağlarının eteklerine kurulmuş olan şehir, yaz aylarında serin havası, yeşillikleri ve buz gibi akan nehirleri ile insanı kendisine hayran bırakır. Kabil’de yaşayan insanlar yaz aylarında vakit buldukça temiz ve serin havası için Pervan’a giderler. Kış ayları diğer şehirlere nazaran daha çetin geçer bu kadim şehirde.

Saleng Geçidi

Tüm Mezopotamya’yı ele geçiren ve Asya seferine çıkan Büyük İskender, ordularıyla Pervan’a da ulaşır. Binlerce yıl orduların, kervanların ve seyyahların gelip geçeceği bu topraklarda ilk şehirleşme bu şekilde başlar. Büyük İskender, M.Ö.329’da Kafkasya’nın İskenderiye’sini (Alexandria of the Caucasus) yani “Pervan” şehrini kurar. 

M.S.792’de müslümanlar tarafından fethedilen Pervan, gönül sultanlarının ve alimlerin de durağı olur. 13. yüzyılda büyük Moğol istilası başlar. M.S. 1221 yılında Moğol orduları ilk defa Celaleddin Harzemşah tarafından Pervan’da durdurulur. Pervan’daki Harzemşahlar’ın galibiyeti, Moğolların yenilmez bir güç oldukları düşüncesine son verir ve böylece Pervan, mazlum diyarlar için umudun adı olur. Yüzyıllarca huzurun, sükûnetin, medeniyetin merkezlerinden biri olan bu kadîm şehir, günümüze geldiğimizde ise 40 senedir savaşın ve acıların pençesinde hayata tutunmaya çalışıyor.  Toprağı feyiz ve marifet kokan Pervan, her türlü maddi imkansızlıklara rağmen ilim-irfan tahsil eden İmam-ı Rabbani evlatlarıyla mazlum diyarlara umut olmaya devam ediyor. 

Gün ola, Pervan ola…